Tarım Devriminin İnsanlara Olumlu ve Olumsuz Etkileri-Melike Yağmur DİNÇ
Tarım Devriminin İnsanlara Olumlu ve Olumsuz Etkileri-Melike Yağmur DİNÇ
TARIM DEVRİMİNİN İNSANLIĞA OLUMLU VE OLUMSUZ ETKİLERİ
Yıllar yıllar önce insanoğlu avcı – toplayıcı olarak hayatını sürdürüyordu. Tarım Devrimi ile avcılıktan hayvancılığa, toplayıcılıktan bitki yetiştiriciliğine geçiş süreci başladı ve ilk buğday, arpa ve pirinç çeşitleri ortaya çıktı.
Hem toprak hem insan için büyük adım olan Tarım Devrimi ile göçebe yaşam tarzından kurtulan insanoğlu, sanayiden yapay zekaya birçok gelişime tarım ile başladı.
Tarım Devrimi olarak da adlandırılan Neolitik Devrim, insanlık tarihinde küçük, göçebe avcı-toplayıcı gruplarından daha büyük, tarımsal yerleşimlere ve erken uygarlığa geçişi işaret etti. Neolitik Devrim, insanların ilk kez çiftçiliğe başladığı Orta Doğu’nun bumerang şeklindeki bir bölgesi olan Bereketli Hilal’de MÖ 10.000 civarında başladı. Kısa bir süre sonra, dünyanın diğer bölgelerindeki Taş Devri insanları da tarım yapmaya başladı. Medeniyetler ve şehirler, Neolitik Devrim’in yeniliklerinden doğdu.
Tarım Devriminin İnsanlığa Önemi
- Britanya'daki Tarım Devrimi, nüfusun daha önceki zirveleri çok aşmasına ve ülkenin endüstriyel üstünlüğe yükselişini sürdürmesine olanak tanıyan önemli bir dönüm noktası olduğunu kanıtladı. Toplam tarımsal çıktının 1700 ile 1870 arasında 2,7 kat arttığı ve işçi başına çıktının da benzer bir oranda arttığı tahmin ediliyor. Tarım Devrimi, Britanya'ya Avrupa'nın en üretken tarımını kazandırdı ve 19. yüzyıldaki verimler Kıta ortalamasından %80'e kadar daha yüksekti.
- Gıda tedarikindeki artış, İngiltere ve Galler'deki nüfusun 1700'de 5,5 milyondan 1801'de 9 milyonun üzerine çıkmasına neden oldu. Ancak 19. yüzyılda nüfusun üç katından fazla artarak 32 milyonu aşmasıyla iç üretim yerini giderek gıda ithalatına bıraktı.
- Üretkenlikteki artış, işgücünün tarımsal payının düşüşünü hızlandırdı ve sanayileşmenin dayandığı kentsel işgücüne katkıda bulundu. Bu nedenle Tarım Devrimi, Sanayi Devrimi'nin bir nedeni olarak gösterildi. Çitleme, birçok kişiyi araziye erişimden mahrum bıraktığında veya çiftçileri çok küçük ve kalitesiz arazilerle bıraktığında, artan sayıda işçinin şehre göç etmekten başka seçeneği yoktu. Ancak, kitlesel kırsal kaçış, Sanayi Devrimi zaten başlamışken gerçekleşti
- 16. yüzyıl ile 19. yüzyılın ortaları arasındaki en önemli gelişme özel pazarlamanın gelişmesiydi. 19. yüzyılda pazarlama ülke çapındaydı ve tarımsal üretimin büyük çoğunluğu çiftçi ve ailesi için değil, pazar içindi.
- Gelişimin bir sonraki aşaması, tüccarlar, kredi ve vadeli satışlar ve piyasalar ve fiyatlandırma bilgisi ile farklı piyasalardaki arz ve talep bilgisi gerektiren piyasalar arası ticaretti. Sonunda piyasa, Londra ve diğer büyüyen şehirler tarafından yönlendirilen ulusal bir piyasaya dönüştü. Ticaret, yolların ve iç su yollarının genişlemesiyle desteklendi.
- Bölgesel pazarların ve sonunda iyileştirilmiş ulaşım altyapılarının desteklediği ulusal bir pazarın gelişmesiyle çiftçiler artık yerel pazarlarına bağımlı değildi. Bu, onları aşırı arzlı bir yerel pazarda fiyatları düşürmek zorunda kalmaktan ve kıtlık yaşayan uzak yerleşim yerlerine fazlalıkları satamamaktan kurtardı. Ayrıca fiyat belirleme düzenlemelerine daha az tabi oldular. Çiftçilik, yalnızca geçim kaynağı olmaktan çıkıp bir iş haline geldi.
Sosyal Etki:
Gıda arzındaki artış, İngiltere ve Galler'deki nüfusun 1700'de 5,5 milyondan 1801'de 9 milyonun üzerine çıkmasına katkıda bulundu, ancak 19. yüzyılda yerel üretim giderek gıda ithalatına yol açtı ve nüfus üç kattan fazla artarak 32 milyonun üzerine çıktı. Üretkenlikteki artış, işgücünün tarımsal payının düşüşünü hızlandırdı ve sanayileşmenin dayandığı kentsel işgücüne katkıda bulundu. Bu nedenle Tarım Devrimi, Sanayi Devrimi'nin bir nedeni olarak gösterildi. Çitlemeler birçok kişiyi araziye erişimden mahrum bıraktığında veya çiftçileri çok küçük ve kalitesiz arazilerle bıraktığında, artan sayıda işçinin şehre göç etmekten başka seçeneği kalmadı. Ancak Sanayi Devrimi'nden önce kırsaldan kaçış çoğunlukla yerelleşmiş bölgelerde meydana geldi. Sanayi öncesi toplumlar, öncelikle şehirlerin büyük nüfusları destekleyememesi nedeniyle büyük kırsal-kentsel göç akışları yaşamadılar. Büyük istihdam endüstrilerinin olmaması, yüksek kentsel ölüm oranı ve düşük gıda tedarikleri, sanayi öncesi şehirleri modern muadillerinden çok daha küçük tutan kontroller olarak hizmet etti. Geliştirilmiş tarımsal üretkenlik işçileri ekonominin diğer sektörlerine serbest bırakırken, gerçek anlamda kitlesel bir kırsaldan kentsele işgücü göçünü tetiklemek için Sanayi Devrimi ve endüstriyel gelişmenin on yılları gerekti. Gıda kaynakları arttıkça ve istikrar kazandıkça ve sanayileşmiş merkezler yerleştikçe, şehirler daha büyük nüfusları desteklemeye başladı ve bu da büyük ölçekte kırsaldan kaçışın başlangıcını tetikledi. İngiltere'de, şehirlerde yaşayan nüfusun oranı 1801'de %17'den 1891'de %72'ye çıktı.
Sanayi Devrimi, 18. yüzyılın sonlarından 19. yüzyılın başlarına kadar gerçekleşen, büyük ekonomik ve toplumsal değişimlerin yaşandığı bir dönemi ifade eder. Bu devrim, tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişi başlatmış ve insanlığa birçok olumlu etki sağlamıştır.İşte tarım devriminin insanlığa olumlu etkileri:
1. Beslenme ve Gıda Güvenliği
Tarım devrimi, insanların doğal çevreyi daha kontrollü bir şekilde kullanmalarına ve yiyecek üretimlerini artırmalarına olanak tanıdı. Tarım sayesinde insanlar, daha fazla ve çeşitlenmiş gıda üretmeye başladılar. Yetiştirilen tahıllar, sebzeler ve hayvancılık, insanların düzenli ve dengeli beslenmelerini sağladı, gıda güvenliğini artırdı.
2. Nüfus Etkileri
Tarım devrimi, gıda üretiminin artmasıyla birlikte nüfusun hızla artmasına olanak tanıdı. Tarıma dayalı yaşam, daha fazla insanın beslenmesine ve sağlıklı bir şekilde yaşamını sürdürmesine imkan tanıdı. Böylece, yerleşik hayata geçişle birlikte nüfus patlaması yaşandı ve insanlar daha büyük topluluklar oluşturabilmeye başladılar.
3. Yerleşik Hayata Geçiş ve Kentleşme
Tarım, insanların yerleşik hayata geçmelerini sağladı. Avcı-toplayıcı yaşam tarzı, yerinden hareket etmeyi gerektirirken, tarım sayesinde insanlar belirli bir yerde yaşamaya başladılar. Bu, köylerin ve şehirlerin ortaya çıkmasına, aynı zamanda ticaretin gelişmesine yol açtı. Tarım devrimi, yerleşik toplumların temellerini atarak, kentleşmeyi ve organize toplulukları mümkün kıldı.
4. Sosyal Yapıların Oluşumu
Tarım devrimi ile birlikte tarıma dayalı ekonomiler gelişmeye başladı. Bu durum, iş bölümü ve iş gücünün farklı alanlara yönelmesine yol açtı. İnsanlar, belirli mesleklerde uzmanlaşmaya başladılar; bazıları çiftçilik yaparken, diğerleri zanaat, ticaret veya yöneticilik gibi işlerle ilgilendiler. Böylece daha karmaşık sosyal yapılar ortaya çıktı ve sınıflar, aile yapıları, liderlik gibi sosyal düzenler şekillendi.
5. Ekonomik İlerleme ve Ticaret
Tarım, daha fazla gıda üretiminin yanı sıra fazla üretim yapmayı da mümkün kıldı. Bu fazla üretim, ticaretin gelişmesine zemin hazırladı. İnsanlar, fazla ürettikleri ürünleri diğer topluluklarla takas yoluyla veya ticaret aracılığıyla değiş tokuş etmeye başladılar. Bu da ekonomik faaliyetlerin çeşitlenmesine ve zenginliğin artmasına neden oldu.
6. Teknolojik ve Yenilikçi Gelişmeler
Tarım devrimi, tarımsal üretim süreçlerini daha verimli hale getirebilmek için yenilikçi teknolojilerin ve yöntemlerin geliştirilmesine yol açtı. Sulama teknikleri, yeni tarım aletlerinin icadı ve hayvanların evcilleştirilmesi gibi ilerlemeler, tarımın verimliliğini artırarak daha büyük nüfusları beslemeyi mümkün kıldı.
7. Toplumsal ve İstikrar Güvenlik
Yerleşik yaşam tarzı, insanlar için daha fazla güvenlik sağladı. Tarım sayesinde gıda üretimi daha stabil hale geldi ve topluluklar daha güvenli hale geldi. Ayrıca yerleşik hayata geçiş, savaşların daha az olmasına ve toplumlar arasında barışçıl ilişkilerin kurulmasına yardımcı oldu.
8. İnsanların Çevre ile Etkileşiminin Değişmesi
Tarım devrimi, insanların doğayla ilişkisini yeniden şekillendirdi. İnsanlar çevreyi sadece avlanmak için değil, aynı zamanda gıda üretimi ve yaşam alanı sağlamak için de şekillendirmeye başladılar. Bu, insanlığın çevreye olan müdahalesini artırdı, ancak aynı zamanda çevrenin kontrol edilmesi ve yönetilmesi gerektiğini de öğretti.
9. Sanat ve Kültürün Gelişmesi
Tarım devrimi ile birlikte, yerleşik yaşam insanların daha fazla zamanı ve kaynağı sanatsal ve kültürel faaliyetlere ayırmalarına imkan tanıdı. Tarım toplumları, dini inançlarını, ritüellerini, geleneklerini ve sanatlarını daha özgürce ifade edebildiler. Ayrıca, ilk yazılı kayıtların ve yerleşim alanlarındaki mimari gelişmelerin temelleri atıldı.
10. Daha Fazla Bilgi ve Eğilim
Yerleşik hayata geçişle birlikte insanlar, daha fazla bilgiye sahip olma ihtiyacı duydu. Tarım uygulamaları, iklim, toprak ve su kaynakları gibi birçok konuda bilgi birikiminin artmasına yol açtı. Bu, eğitim sistemlerinin temellerini atarak, insan bilgisinin daha geniş topluluklar içinde yayılmasına neden oldu.
Tarım devrimi, insanlık tarihindeki en önemli değişimlerden biridir. Bu devrim, sadece ekonomik büyümeyi değil, aynı zamanda toplumların sosyal ve kültürel yapılarının gelişmesini de sağlamıştır. Bu süreç, insanlık için daha fazla güvenlik, istikrar ve refah getirmiştir.
Tarım Devrimi, insanlık için büyük bir dönüm noktası olsa da, beraberinde bazı olumsuz etkiler de getirmiştir. Tarımın yaygınlaşmasıyla insanlar, avcı-toplayıcı yaşam tarzından yerleşik hayata geçtiler ve bu durum, toplumsal yapıyı, çevreyi ve bireylerin yaşam biçimlerini önemli ölçüde değiştirdi.İşte tarım devriminin insanlığa olumsuz etkileri:
1. Çevresel Tahribat
Tarımın yaygınlaşması, doğal kaynakların hızla tükenmesine ve çevresel bozulmalara yol açtı. Ormanların kesilmesi, toprakların tarıma açılması, sulama yöntemlerinin kullanılması ve hayvancılıkla yapılan çevresel baskılar, ekosistemlerin bozulmasına neden oldu. Toprak erozyonu, su kaynaklarının kirlenmesi ve biyoçeşitliliğin azalması gibi olumsuz çevresel etkiler ortaya çıktı.
2. Sağlık Sorunları
Tarım devrimiyle birlikte insanların diyetleri değişti. Avcı-toplayıcı toplumlar daha çeşitli ve dengeli bir diyetle beslenirken, tarım toplumları çoğunlukla tekdüze beslenmeye başladılar. Bu, sağlık sorunlarına yol açtı. Özellikle karbonhidrat ağırlıklı beslenme, bazı besin eksikliklerine (örneğin protein ve vitamin eksiklikleri) ve obezite gibi hastalıklara yol açtı. Ayrıca, tarım hayvancılığının yaygınlaşmasıyla zoonotik hastalıklar (hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar) daha sık görülmeye başladı.
3. Sosyal Sınıfların Ortaya Çıkması
Tarım devrimi, toplumda daha belirgin sınıf ayrımlarının oluşmasına neden oldu. Toprak sahipleri, köylüler ve işçiler arasındaki gelir eşitsizliği arttı. Yerleşik hayata geçiş, bazı kişilerin daha fazla toprak ve servet sahibi olmasına yol açarken, diğerleri daha yoksul hale geldi. Bu da sosyal adaletsizlikleri ve toplumsal gerilimleri artırdı.
4. Çalışma Şartlarının Zorlaşması
Yerleşik hayata geçiş, tarıma dayalı ekonomik faaliyetlerin artmasıyla birlikte, birçok insanın uzun saatler boyunca fiziksel olarak zorlayıcı işlerde çalışmasına neden oldu. Tarım işçileri, tarlalarda ağır işler yapmak zorunda kaldılar ve bu durum, kötü çalışma koşullarına ve düşük ücretlere yol açtı. Özellikle erken dönem tarım toplumlarında, işçi sınıfının yaşam şartları oldukça zorluydu.
5. Savaşların ve Çatışmaların Artması
Tarım devrimiyle birlikte yerleşik hayata geçilmesi, insanlar arasında toprak ve kaynaklar üzerinde rekabetin artmasına neden oldu. Bu durum, yerleşim bölgeleri arasında savaşların ve çatışmaların artmasına yol açtı. Tarıma dayalı toplumlar, topraklarını savunmak için daha fazla askeri güç oluşturma ihtiyacı hissettiler, bu da şiddetli çatışmaların ve savaşların yolunu açtı.
6. Çalışma Gücünün Bağımlılığının Artması
Tarım toplumlarında, büyük bir iş gücü ihtiyacı doğdu ve birçok insan, tarıma dayalı üretimde uzun süre çalışmaya zorlandı. Bu, insanların yalnızca hayatta kalabilmek için çalıştıkları bir durum yaratmış oldu. Özgürlüklerinin kısıtlanması ve ağır iş yükü, yaşam kalitelerini olumsuz etkiledi. Ayrıca, kadınlar ve çocuklar da tarım işlerinde yoğun bir şekilde çalışmaya başladılar, bu da aile içindeki eşitsizlikleri artırdı.
7. Toprak Tükenmesi ve Tarımın Verimliliğinin Düşmesi
Tarımın yaygınlaşması, toprakların daha fazla kullanılmasına neden oldu. Ancak bu durum, toprağın tükenmesine, verimliliğin düşmesine ve uzun vadede toprakların ekime uygun hale gelmemesine yol açtı. Tarımın sürekli yapılması, toprağın besin maddelerini tüketmesine neden oldu ve bu da sürdürülebilir tarım uygulamalarının gerekliliğini ortaya koydu.
8. Hayvanların Evcilleştirilmesi ve Etik Sorunlar
Tarım devrimiyle birlikte hayvanlar evcilleştirildi ve insanlar, onları gıda ve iş gücü kaynağı olarak kullanmaya başladılar. Bu durum, hayvanların yaşam alanlarının kısıtlanmasına ve onlara yönelik etik sorunlara yol açtı. Hayvan hakları konusunda sorunlar ortaya çıktı ve hayvancılıkla ilgili çevresel etkiler arttı.
9. Sosyal İlişkilerde Değişiklikler
Yerleşik hayata geçiş, bireylerin sosyal ilişkilerini de değiştirdi. Tarım toplumu, daha düzenli bir yaşam biçimi getirse de, insanlar arasındaki etkileşimler daha sınırlı hale geldi. Ayrıca, toplumlar arasındaki ilişkiler çoğunlukla mülkiyet ve toprak gibi ekonomik çıkarlar etrafında şekillenmeye başladı, bu da insanlar arasındaki dayanışma ve toplumsal bağları zayıflattı.
10. Çevresel Dengeye Zarar
Tarım devrimi, ekosistemler üzerinde büyük baskı oluşturdu. Ormanların kesilmesi, göçebe yaşam tarzının yerini tarıma dayalı yerleşik hayata bırakması, doğal dengeyi bozdu. Tarıma dayalı büyüme, yerel ekosistemleri olumsuz etkiledi, biyoçeşitlilik kaybına neden oldu ve bazı hayvan türlerinin yok olmasına yol açtı.
Tarım devrimi, insanlık için büyük faydalar sağlasa da, çevresel bozulma, toplumsal eşitsizlik ve sağlık sorunları gibi olumsuz etkiler de ortaya çıkmıştır. Bu etkiler, zaman içinde tarım ve toplumun yapısını sürekli olarak dönüştürmüş ve modern dünyadaki birçok sorunun temelini oluşturmuştur.
Matriks Yazılım Anadolu Lisesi
Melike Yağmur DİNÇ