Tarım devriminin olumlu ve olumsuz etkileri-Toprak Altiok
Tarım devriminin olumlu ve olumsuz etkileri-Toprak Altıok
Tarım devrimi ya da neolitik devrim, insan topluluklarının ilk kez tarım yapmasıyla gerçekleşen ve bu toplumların sosyo-ekonomik yapılarında devrimsel dönüşümler yaratan süreçtir. Bu süreç, insan topluluklarının avcılık ve toplayıcılıktan tarıma ve bir daha bırakmamak üzere yerleşik düzene geçişlerini temsil etmektedir. Bu geçiş, kabaca 2,5 milyon yıllık insanlık tarihinde çok önemli bir dönüm noktasına işaret etmektedir. İnsanlık, bu kadar bir süre sürdürdüğü avcılık-toplayıcılık düzeninden, ihtiyaçlarını karşılamak için yaşadığı çevreyi aktif olarak değiştiren bir türe dönüşmüştür. Arkeolojik veriler, çeşitli bitki ve hayvan evcilleştirmelerinin dünya genelinde altı farklı bölgede, birbirinden etkilenmeksizin bağımsız olarak, 10 bin ile 7 bin yıl öncesinde gelişme gösterdiğini ortaya koymaktadır. Bilinen en eski kanıtlar bu bölgelerin Güneybatı Asya, Güney Asya, Kuzey ve Orta Afrika ile Orta Amerika’nın, tropik ve subtropik kuşaklarında yer aldığını ortaya koymaktadır.
Ancak Neolitik Devrim, şu ya da bu sayıda gıda maddesi üretim tekniğinden çok daha fazlasını ifade etmektedir. Sonraki bin yıl boyunca, o ana kadar insan toplulukların temel yaşam biçimini sürdüren küçük ve göçer avcı-toplayıcı gruplar, köy ve kasabalar kuran yerleşik topluluklara dönüştüler. Bu toplumlar, gıda maddesi olarak kullanacakları bitkileri yetiştirmekte uzmanlaşarak kendi doğal çevrelerini değiştirdiler. Doğada mevcut besin kaynaklarından yararlanırken artık, bu kaynaklar üzerinde hakimiyet kurdular. Kuşkusuz bu hakimiyet, oluşturdukları bilgi birikimi, kullanabildikleri teknoloji ve başta yağış olmak üzere bölgesel iklim koşulları tarafından belirlenen bir hakimiyetti. Bu gelişmeler toplulukların yapısında çok önemli değişikliklere yol açmıştır. Bir kişinin, tüketebileceğinden fazla gıda maddesi üretebilmesi (toplumsal artı ürün), bu tarım devrimi üzerinde oluşan gelişme süreçlerinin devamında, nüfus artışına olanak sağladı, işbölümünü çeşitlendirdi, sanatın, mimarinin ve genel olarak kültürün gelişmesine olanak sağladı. Ayrıca toplumsal artı ürünün ortaya çıkması, özel mülkiyetin ortaya çıkmasına olanak sağladığı gibi yönetim biçimlerinin gelişmesini de zorunlu kılmıştır. Ancak şu belirtilmelidir ki, bu gelişmeler Bakır Çağı içinde tam olarak gerçekleşmiştir. Neolitik toplumların toplumsal artı ürün çıkarma kapasitesi yoktur. Bu tarıma dayalı neolitik toplumların, siyasi erki de içeren şekliyle tam gelişmiş örnekleri Orta Doğu’da günümüzden 5.500 yıl öncesinden itibaren ortaya çıkan Sümer kentleridir. Bu kentler aynı zamanda tarihöncesi neolitik dönemin sonunu ifade ederler.
Ancak tarımı keşfeden her neolitik toplulukta toplumsal gelişmenin aynı ya da benzer çizgiyi izlemediği, yukarıda belirtilen aşamaların her toplumda ortaya çıkmadığı ortadadır. Dolayısıyla sosyal dönüşümlerin evrensel bir yasası olmadığı, bölgeden bölgeye değiştiği kabul edilmelidir