Replika sanılan kılıç, 3 bin yıllık orijinal kılıç çıktı
Budapeşte'den geçen Tuna Nehri'nin kıyılarında 1930'larda bulunan bronz bir kılıç, muhtemelen Orta Çağ'da veya daha sonra yapılmış bir kopya olduğu düşünülerek replika olarak etiketlendi. Ancak yakın tarihli bir araştırma, kılıcın 3 bin yıllık orijinal kılıç olduğunu ortaya çıkardı.Macaristan'da bulunan kılıç, 90 yıldan uzun bir süredir Chicago'daki Field Müzesi'nde sadece bir kopya olarak etiketlenmiş bir şekilde sergileniyordu. Ancak geçen yıl müze, eski Avrupa kralları hakkında yapılacak bir sergiye hazırlanırken, ziyarete gelen bir Macar arkeolog kılıcın gerçek olduğunu iddia etti.Field Museum'daki antropoloji küratörü William Parkinson, yerel bir haber kanalına "Kılıcı yerinden çıkardık, arkeolog baktı ve toplam 20 saniye sonra bu bir kopya değil dedi." açıklaması yaptı. Ancak Parkinson henüz ikna olmamıştı. Bölgedeki diğer bronz çağı silahlarında görüldüğü gibi, kılıcın gerçekten doğru bakır ve kalay kombinasyonlarından dövülüp dövülmediğini görmek için X ışınlarını kullanmak istedi. Kılıcın kimyasal yapısının diğer tarihi eserlerle eşleştiği ortaya çıktı. Uzmanlar artık antik kılıcın milattan önce 1080 ile 900 yılları arasında, muhtemelen bir savaşı veya sevilen birinin ölümünü anmak için ritüel amaçlarla Tuna'nın sularına atıldığını düşünüyor.
Budapeşte'den geçen Tuna Nehri'nin kıyılarında 1930'larda bulunan bronz bir kılıç, muhtemelen Orta Çağ'da veya daha sonra yapılmış bir kopya olduğu düşünülerek replika olarak etiketlendi. Ancak yakın tarihli bir araştırma, kılıcın 3 bin yıllık orijinal kılıç olduğunu ortaya çıkardı.
Macaristan'da bulunan kılıç, 90 yıldan uzun bir süredir Chicago'daki Field Müzesi'nde sadece bir kopya olarak etiketlenmiş bir şekilde sergileniyordu. Ancak geçen yıl müze, eski Avrupa kralları hakkında yapılacak bir sergiye hazırlanırken, ziyarete gelen bir Macar arkeolog kılıcın gerçek olduğunu iddia etti.Field Museum'daki antropoloji küratörü William Parkinson, yerel bir haber kanalına "Kılıcı yerinden çıkardık, arkeolog baktı ve toplam 20 saniye sonra bu bir kopya değil dedi." açıklaması yaptı. Ancak Parkinson henüz ikna olmamıştı. Bölgedeki diğer bronz çağı silahlarında görüldüğü gibi, kılıcın gerçekten doğru bakır ve kalay kombinasyonlarından dövülüp dövülmediğini görmek için X ışınlarını kullanmak istedi. Kılıcın kimyasal yapısının diğer tarihi eserlerle eşleştiği ortaya çıktı. Uzmanlar artık antik kılıcın milattan önce 1080 ile 900 yılları arasında, muhtemelen bir savaşı veya sevilen birinin ölümünü anmak için ritüel amaçlarla Tuna'nın sularına atıldığını düşünüyor.